Yüksek lisans, doktora ve akademik çalışmalarında intihal yapan, Akdeniz Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hayati Aktaş, yeniden bölüm başkanı olarak atandı.
Konuyla ilgili, Yeniçağ Gazetesi’nden Tolga Şahin’in haberi aynen şöyle;
Akdeniz Üniversitesi’nde intihalci profesörü kim tekrar bölüm başkanı atadı. Çalıntı kitabını Google Translate ile yazmıştı
Yüksek lisans, doktora ve akademik makalelerinde intihal (çalıntı) yapan Profesör Hayati Aktaş Akdeniz Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanlığı’na tekrar atandı.
Atama kararına ilişkin metinde Aktaş’ın Anabilim Dallarının görüşü alınarak 3 yıl süreyle yeniden bölüm başkanı olarak atandığı ifade edildi.
Geçmişte dekanlık hatta rektörlük dahi yapan Akdeniz Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hayati Aktaş’ın 4 öğretim üyesi ile beraber hazırladığı “Afganistan’da Taliban Yönetimi ve Bölgeye Etkileri (Pakistan Ülke Örneği İncelemesi” adlı eseri 3 yabancı eserden çalıntı çıkmıştı.
Eserin, 1. sayfasından 48. sayfasına kadar olan kısmı, Khurram Maqsood AHMAD isimli yazarın 2011 yılında www.academia.edu sitesinde yayınladığı ve daha sonra LAMBERT Academic Publishing yayınevinde 2011 Ağustos ayında yayınladığı “Talibanization in Afghanistan: Impact on Pakistan” adlı eserinden birebir çalıntı.
2. sayfanın son paragrafı, Yang SHEN adlı yazarın Atlantic Press yayınlarının “Advances in Social Science, Education and Humanities Research” yayın serisinin 631. cildinde yayınlanan “Impacts of Afghanistan Refugee Crisis and Solutions for European Union” adlı eserinden çalıntı.
48. sayfasından 56. sayfasına kadar olan kısmı, The United States Institute of Peace tarafından 19 Ocak 2022 Çarşamba günü yayınlanan Mir ASFANDYAR adlı yazarın “After the Taliban’s Takeover: Pakistan’s TTP problem” eserinden birebir çalıntı.
56. sayfasından 66. sayfasına kadar olan kısmı, yine Yang SHEN adlı yazarın Atlantic Press yayınlarının “Advances in Social Science, Education and Humanities Research” yayın serisinin 631. cildinde yayınlanan “Impacts of Afghanistan Refugee Crisis and Solutions for European Union” adlı eserinden birebir çalıntı.
67. sayfasından 70. sayfasına kadar olan kısmı, yine Khurram Maqsood AHMAD isimli yazarın 2011 yılında www.academia.edu sitesinde yayınladığı ve daha sonra LAMBERT Academic Publishing yayınevinde 2011 Ağustos ayında yayınladığı “Talibanization in Afghanistan: Impact on Pakistan” adlı eserinden birebir çalıntı.
73. sayfasından 74 sayfasına kadar olan kısmı ise yine Yang SHEN adlı yazarın Atlantic Press yayınlarının “Advances in Social Science, Education and Humanities Research” yayın serisinin 631. cildinde yayınlanan “Impacts of Afghanistan Refugee Crisis and Solutions for European Union” adlı eserinden birebir çalıntı.
Eser 3 yabancı bilim adamının makalelerinin Google translate kullanılarak birebir çevirisinden oluşuyor. Aktaş’ın kendi eseriymiş gibi piyasaya çıkardığı 74 sayfalık eserin tamamı, dipnotlarıyla beraber kes kopya yapıştır yapılarak birebir kopyası.
ESER ÇEVİRİ HATALARIYLA DOLU
Yapılan çevirilerde (tahminen Google Translate.com sitesinde yapılan) çeviri hataları dikkat çekiyor. Çeviride tercih edilen kelimelerde Uluslararası İlişkiler Bilim Dalının terimleri yerine gündelik hayatta kullanılan kelimelerin yazıda yer alması yazının doğrudan çeviri olduğunu gösteriyor.(Örneğin “recruit” kelimesi temel olarak “askere almak” gündelik hayatta ise “işe girmek” olarak çevrilir. Ancak Uluslararası İlişkiler Bilim Dalında “(bir gruba) üye olmak” anlamına sahiptir. Kitapta ise 7. Sayfa “(…Taliban’ın) işe alması” olarak çevrilmiştir. Bu hata 5 yazarların da dikkatinden kaçmış.
AKTAŞ’IN YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA TEZLERİ DE İNTİHALLERLE DOLU
Üniversitede öğretim üyeliğinde çıkarma nedeni olan intihal (çalıntı) Aktaş’ın akademik hayata adım atmasıyla başlıyor aslında. Aktaş’ın sadece 34 sayfadan oluşan “1919 yazında Erzurum” başlık yüksek lisans tezi de kopyala yapıştır tekniğiyle yazılmış.
Yüksek Lisans tezinde örnekler:
Aktaş’ın yine aynı şekilde 265 sayfadan oluşan “Türk-Alman İlişkileri (1913-1918)” başlıklı doktora tezi de çalıntıyla dolu.
Doktora tezinden örnekler:
37 ESERİN SADECE 12’Sİ KENDİSİNE AİT
Hayati AKTAŞ’ın bütün akademik yaşamında yaptığı yayınlarına bakıldığında 37 yayından sadece 12 tanesinin kendisine ait olduğu 25 yayının ise ortak yayınlar olduğu görülüyor.
ÖĞRENCİSİNİN ÇALIŞMALARINDA İLK YAZAR OLUYOR
Hayati AKTAŞ’ın, öğrencisi Vahit GÜNTAY ile tam olarak 9 tane yayını bulunuyor. Siber güvenlik üzerine doktora yapan Vahit GÜNTAY, ortak yayımladıkları bu çalışmaların her birinde ikinci yazar olarak kendisini konumlandırmış, AKTAŞ’ı ise siber güvenlikle ilgili çalışmalarında bile birinci yazar olarak göstermiş.
YAZAR SAKLAMA SUÇU DA İŞLİYOR
Etik dışı davranışlardan birisi de Sayın AKTAŞ’ın -Nursena YAŞAR ve Vahit GÜNTAY ile birlikte yayımlanan- bu makaleleri TASAM internet sitesinde kendi çalışmaları gibi göstermesidir ki, Bilimsel Etik’te bu ‘Yazar Saklama’ (Ghost Authorship) suçuna giren fiildir.
ETİK KURUL AKTAŞ’I AKLIYOR
Aktaş tüm bu faaliyetleri nedeniyle Akdeniz Üniversite etik kuruluna şikayet ediliyor. Ancak Aktaş her ne hikmetse etik kurul tarafından intihal suçu işlemediğine karar veriliyor. Karara gerekçe olarak ise kitapçığın yayınevi tarafından dağıtılmaması gösteriliyor ancak kitapyurdu adlı internet sitesinde nisan ayında kitabın satışının olduğu ve 1 adet satıldığı görülüyor. Ekinkitap adlı sitede de kitabın satışa sunulduğu ancak şu an stokta olmadığı görülüyor. Etik Kurula şikayet sonrası ise kitapçık dağıtımdan apar topar toplatılıyor.
AKTAŞ’I AKLAYAN ETİK KURUL BAŞKANIN 232 ESERİ VAR
Etik Kurul Başkanı Prof. Dr. Hilmi Demirkaya’ya baktığımızda ise 232 eserinin olduğu görülüyor. Sosyal Bilimlerde çok çalışkan bir bilim adamı yılda en fazla 3 makale yayımlayabilir. Hiç ara vermeden yılda 3 makale yayımlayan bir bilim adamı 10 yılda 30 makale yayımlatır. 20 yılda 60, 40 yılda 120, 77 yılda ancak 231 makale yazabilir. Oysa Akdeniz Üniversitesi Etik Kurul Başkanı Prof. Dr. DEMİRKAYA bu 232 makaleyi 77 yıla değil de 20 yıla sığdırmış görünüyor. Demirkaya’nın yayınlarını dikkatle incelemeye başladığınızda ise bu 232 makalenin yüzde 90’ının iki yazarlı, üç yazarlı olduğu görülüyor.