Katar’ın Dünya Kupası için sadece ev sahibi olarak değil, milli takımlarının oynadığı futbol ve elde etmesini umduğu da başarılar anlamında da büyük hırsları var.
Ancak Katar ev sahibi ülke olması sayesinde ilk kez katıldığı turnuvada kötü bir oyundan sonra Ekvador’a 2-0 yenildi ve Katar Dünya Kupası’nın tarihinde açılış maçında kaybeden ilk ev sahibi ülke oldu.
Dünya Kupası ev sahipliğinin 2010’da verilmesi sadece etik olarak değil, çok kısa bir futbol tarihine sahip bir ülke olması anlamında da tartışma yaratmıştı.
İlk resmi maçlarını 1970’de oynayıp, komşu Bahreyn’e 2-1 kaybettiler. Ülkenin oyuncu havuzu da çok küçük. 2,9 milyon nüfuslu ülkede sadece 300 bin dolayında kişi Katar vatandaşı.
Sosyal antropolog ve Inside Qatar’ın yazarı John McManus “Katar’ın çok sıkı vatandaşlık kuralları var. Ülkede doğmuş olsanız bile anne ve babasın Katarlı değilse, vatandaş olamıyorsunuz” diyor.
“Bunun bir nedeni vatandaşlıkla birlikte gelen hakların çok geniş olması. Katar’dakilerin % 11’i bedava eğitim alıyor, iyi bir işe sahip oluyorlar ve diğer büyük avantajları oluyor. Daha fazla insanın vatandaşlık alması, bunun daha da yayılması demek.”
Zorluklara ve oyuncu sayısının azlığına karşın, sonraki yıllarda bazı kayda değer başarılar elde ettiler.
Katar 1981’de Brezilya ve İngiltere’yi yenip, 1981’de Avustralya’daki Dünya Gençlik Şampiyonası’nın finaline yükseldiler. 1990’ların başında Barcelona’daki Olimpiyat Oyunları’nda çeyrek finale çıktılar ve daha sonra da Körfez Kupasını aldılar.
Katar Dünya Kupası 2022’nin Genel Sekreteri Hassan Al-Thawadi, Mart 2022’de dünyaya ev sahipliği yapmaya hazır olduklarını söylemişti.
Ancak milli takımı gerçekten daha rekabetçi bir hale getirme çabaları 21’inci yüzyılın başına kadar gidiyor.
Daha önceki yıllarda, Olimpiyatlar ve Körfez Kupası’nda Brezilyalı teknik direktörlerle başarılar yakalayan takım, ilk 11’e de bazı Brezilyalı oyuncuları sokmaya çalıştı.
Kendi sıkı vatandaşlık kurallarına karşın, 2004’te Katar kendi ülkelerinin milli takım formalarını giymeyen Brezilyalı Ailton, Dede ve Leandro’yu takıma almaya çalıştı. Bu üç isim de o dönem Alman Birinci Futbol Ligi Bundesliga’da önemli oyunculardı.
Üçlünün daha önce Katar ile hiçbir bağı yoktu ve en nihayetinde Katar forması giymeleri FIFA tarafından engellendi. FIFA oyuncuların temsil ettikleri takımla “net bir bağı” olmasını şart koştu ve buna vatandaşlığı alınan ülkelerde belli bir süre geçirmiş olmak da vardı.
McManus “FIFA, Katar’ın yapmaya çalıştığı şeyden sonra yetenek ithal etmeyi daha da zorlaştırdı” diyor.
“Böylece taktik değiştirdiler ve ellerindekini geliştirmeye odaklandılar”
BBC