CERN’ün düzenlediği Liseler Arası Demet Hattı yarışmasına dünya genelinde 4 bin 500 takım katıldı. Yarışmada Sabancı 50. Yıl Anadolu Lisesi ve Atakent Anadolu Lisesi öğrencilerinin oluşturduğu ve Qushchiteam ismini kullanan takım ‘Stars Shine For Everyone’ peojesiyle birinci oldu. Öğrenciler “Amacımız imkanı olmayan çocuklara bilimi taşımaktı” dedi.
Avrupa Nükleer Araştırma Merkezinin (CERN) düzenlediği Liseler Arası Demet Hattı (Beamline for Schools-BL4S) yarışmasına dünya genelinde 4 bin 500, Türkiye’den ise 360 takım katıldı.
Sabancı 50. Yıl Anadolu Lisesi ve Atakent Anadolu Lisesinden bir grup öğrenci de CERN’ün yarışmasına katıldı. Takım dünya genelinde 4 bin 500 takımın katıldığı ‘Stars Shine For Everyone’ projesinde birinci olan ve Qushchiteam ismini kullanan ekip teleskop kazandı. Qushchiteam, bu ödülü Türkiye’den kazanan ilk takım oldu. Gençler teleskobu köy okuluna armağan etti.
“BİZİM İÇİN DEZAVANTAJLAR ÇOK FAZLAYDI”
Yarışmadan haberdar olma sürecini anlatan Gökalp Çiftçi, rehber öğretmenin yarışma hakkındaki iletiyi okuldaki tüm sınıf gruplarında paylaştığını ve bunun üzerine bir araya geldiklerini aktardı. İşe başlarken dezavantajlı durumların çok fazla olduğunu söyleyen Çiftçi, hazırlık yapıp 15 Ocak’ta düzenlenen konferansa katıldıklarını söyledi.
Konferansın nasıl ilerleyeceklerine dair kendilerine ipucu verdiğini söyleyen Çiftçi “Konferansa giderken heyecanlıydık ve soracağımız çok fazla soru vardı. Konferansın yapılacağı yere o kadar erken gitmiştik ki, okulun güvenlik görevlisinin bile haberi yoktu. Konferansta Atakent Anadolu Lisesinden gelen arkadaşlarımızla tanıştık. Dünya genelinde 4 bin 500, Türkiye’den 360 takım katıldı yarışmaya” dedi.
‘AMACIMIZ İMKANI OLMAYAN ÇOCUKLARA BİLİMİ TAŞIMAKTI’
Yarışmanın 3 ayrı dal üzerinden yapıldığını söyleyen Nesibe Büşra Gürel ise “Bir tanesi ana fizik dalı. Bir tanesi o fizik dalına bağlı video oluşturma ve üçüncüsü de bizim ödül aldığımız ‘Stars Shine For Everyone.’ Yani imkanı olmayanlar için bilimi nasıl götürürsünüz başlıklı proje” diye konuştu.
Sude Bayer ise proje kapsamında yaptıklarını şöyle aktardı: “Konferanstan sonra her dalda yarışmaya girmeye karar verdik. Çalışmalarımız Muğla için başladı. Okulumuzun kardeş okul projesi vardı. Bu okul Muğla Köyceğiz’de Çayhisar İlkokulu’ydu. Amacımız çocuklara bilimi taşımaktı. Herkes belirli deneyler yaptı. Oradaki çocuklar 5-10 yaş arasındaydı. 5-10 yaş arası çocukların anlayacağı tarzda bilimsel deneyler düzenledik. Amacımız çocukların bir şeyleri anlamlandırmaları, öğrenmeleriydi. Muğla projesini tamamladıktan sonra metni düzenledik. Başvurumuzu yaptık ve kazandık.”
“TELEFONLA OYNAMAK YERİNE BELGESEL İZLEMELERİ ÇOK HOŞUMA GİTTİ”
CERN Fizik projesinin ilk defa bu sene düzenlediği sosyal sorumluluk projesini kazandıklarını söyleyen Taner Enis Hüsrev “Biz ilk ve tek Türk takımıyız. Bu sene kısa listeye üç takım girdi; ‘Stars Shine For Everyone’da şampiyon olan biz varız” dedi. Evrensel’den Eylem Nazlıer’in haberine göre, gittikleri köy okulda çocukların çok meraklı olduğunu söyleyen Hüsrev “Her şeyi biliyorlardı. Meraklıydılar. Sordum, belgesel izliyorlarmış. Tabletle, telefonla oynamak yerine belgesel izlemeleri çok hoşuma gitti” dedi.
“PROJE İÇİN GEREKLİ OLAN MALZEMELERİ TEDARİK EDERKEN ZORLUK ÇEKTİK”
3 hafta hazırlık aşamasında olduklarını aktaran Bayer, “Malzeme tedariği olsun, deneylerin yapılabilirliği olsun baya sorunlar yaşadık. Biz başta herkes deney malzemesini kendi alır, ucuza getirir diye düşündük ama öyle olmadı. Baktık bize sponsor gerekli onu ayarlamaya çalıştık. Çok zor oldu” dedi.
Proje sürecinde yaşadıkları zorlukları anlatmaya devam eden Yiğit Kasaoğlu ise “İnsanlar bir şeyi başaramadığında çevresindeki insanlarında başaramayacağını düşünüyor. Çok büyük başarılı okullar vardı, o okuldaki arkadaşlar ‘Siz mi yapacaksınız’ diye dalga geçtiler. Biz ‘niteliksiz’ bir okuldan kimsenin inanmadığı öğrencilerin böyle işler başarabildiğini göstermek için yola çıktık” dedi
“KAZANDIK BİZE İNANMADILAR, DEDEM ‘OĞLUM SENİ DOLANDIRMASINLAR’ DEDİ”
Bu yaklaşıma bir örnek de Taner verdi: “Hatta biz kazandık dedem ‘oğlum seni dolandırmasınlar’ dedi. Bize inanmadılar.”
Hemen hepsinin aklı yurtdışında ama bir yandan da “Ülkeme güvenmek istiyorum, ülkemi bırakmak istemiyorum” diyor. İdil Çiçek Devrim, “Şu anda başarılı bütün insanlar yurtdışında. Doktorlar, avukatlar, mühendisler… Bu şekilde giderse durmayız. Bize şu an bile destek olmayan, sesimizi duymayan insanların olduğu yerde kim durmak ister ki? Proje yapacağız, ‘Siz mi yapacaksınız?’ dediler. Bize imkan verilse neler başaracağız… Verildiği anda da neler başardığımızı göstermek istedik” dedi.