Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki bir grup, Anzele Parkı’nda oturan kız çocuğunun fotoğrafını çektiği iddiasıyla Ergün Arslan’ı (40) 3 yerinden bıçaklayıp darbederek öldürmüştü.
Cinayetin ardından ise S.D. (16), E.H.T. (16) ve Baran Eren (23) tutuklanmıştı.
Olayla ilgili çalışmalar devam ederken, bugün yeni bir detay ortaya çıktı.
ÇOCUK ‘FOTOĞRAFI ÇEKEN O DEĞİL’ DEDİ
Fotoğrafının çekildiği iddia edilen kız çocuğu ile annesinin ifadesine başvuruldu. Kız çocuğuna Ergün Arslan’ın fotoğrafı gösterilerek, fotoğrafını çeken kişininin o olup olmadığı soruldu. Çocuk, fotoğrafı çeken kişinin başkası olduğunu söyledi.
Tutuklanan şüpheliler de Ergün Arslan’ın nasıl bıçaklandığını görmediklerini ve yaralıyı polis merkezine götürmek istediklerini, suçsuz olduklarını öne sürdü.
“TACİZİ ENGELLEMEK İSTERKEN ÖLDÜRÜLMÜŞ”
Ergün Arslan’ın kardeşi Süleyman Arslan da olaydan sonra mahalleye gittiğini belirterek, “Kendimi farklı biri olarak tanıttım. Mahalledekiler bana, bazı gençlerin Anzele Parkı’nda suya giren kızlara laf attığını ve tacizde bulunduğunu söyledi. Daha sonra ağabeyim de onlara yaptıklarının ayıp olduğunu belirterek, ‘Ramazan ayındayız ne yapıyorsunuz, terbiyesizlik yapmayın’ demiş. ‘Sen de kimsin’ gibisinden konuşmuşlar. Bir arbede yaşanıyor. Orada öğrendiğimiz, öldürüldükten sonra olay ağabeyimin üzerine dönüyor. Mahalledekilere ‘Bu tacizde bulunmuş, kovalayıp öldürdük’ demişler. Bu Ramazan ayında kimsenin günahını alamayız. Taciz olayı kesinlikle yoktur.” dedi.
“KOCAMA İFTİRA ATILDI”
Eşi Azize Arslan da 19 yıldır evli olduğu Ergün Aslan’ın böyle bir şey yapmayacağını, o gün oruç tuttuğunu ve öğle namazını kıldıktan sonra meyan kökü almak için Sur ilçesine gittiğini söyledi.
Azize Arslan, şöyle devam etti:
“Polis memuru beni aradı, eşimin Sur’da vurulduğunu söyledi. Niyetli olduğunu ve öğlen namazını kılıp dışarıya çıktığını söyledim. Sürekli Sur ilçesine giderdi. Ramazan ayında meyan kökü ve şerbet alırdı. Ben ona sürekli şerbet yapardım, sürekli de oradaydı. Orada doğup büyümüştü. Kocama iftira atmışlar, 19 yıldır evliyim. Kocamdan böyle bir şey görmedim, küçük bir çocuğu gördüğünde bile seven bir insan değildi.
”TACİZ DERLER’ DİYE ÇOCUK BİLE SEVMEZDİ”
‘Ben korkuyorum ki bu çocuğu taciz ediyor’ diyecekler diye sevmiyordu. Bebek görse bile sevmiyordu. Çocuğumuz da yoktu, korkudan çocukları bile dışarıda sevmezdi. Allah onların belasını versin. Onlar tacizcidir ki herkesi öyle görüyorlar. Benim içim yandı onların da içi yansın.”
“DÜNYA AYAĞA KALKSA BÖYLE BİR ŞEYE İNANMAYIZ”
Ergün Arslan’ın annesi Zübeyde Arslan da hasta olduğu için oğlunun kendisiyle sürekli ilgilendiğini belirterek şunları söyledi:
“Bu insan hayatta böyle bir şey yapar mı? Dünya ayağa kalksa ben hayatta inanmam böyle bir şeye. Oğlum evine bağlı bir çocuktu. Beni öpmeden ve hiçbir zaman helallik istemeden evden çıkmazdı. En son abdest aldığını ve ezanın okunmasını beklediğini söyledi. Ben Kur’an okumaya geçecektim oğlum çıktı. Aşağıda olduğunu söyledi, ‘Bir şey lazım olursa eğer söylersiniz’ dedi. Normalde sürekli beni arardı ama o gün hiç konuşmadık. Evimin büyüğüydü, sorumluluk hep onun üzerindeydi. Nasıl oğlumun üstüne böyle bir iftira atıyorlar. Benim kapı komşularıma sorun çocuğumu.”