‘Millet hesap soracak’
Terörle mücadelenin efsane Komutanı Erdal Sarızeybek SÖZCÜ’ye anlattı… Sarızeybek, “74 askerimin katili” diyerek Osman Öcalan için suç duyurusu yaptı. Takipsizlik kararı verildi. Buna tepki gösteren Sarızeybek, “İşlem yapın yoksa millet hesap sorar” dedi.
Erdal Sarızeybek’in askerlik hayatının 12 yılı sınır belgelerinde geçti. 74 askeri, bölücü terör örgütü mensuplarınca şehit edildi. Onları, gözyaşları içinde son yolculuğuna uğurladı. Kurmay Albay olarak emekliye ayrıldıktan sonra korkusuzca yazdı, eleştirilecek konuları dile getirdi. Uzun bir sessizlik döneminden sonra Sarızeybek, SÖZCÜ’nün sorularını cevaplandırdı:
‘YÜREĞİM DARALIYOR’
Sarızeybek, PKK’nın eski elebaşlarından Osman Öcalan’ın seçim öncesi TRT’ye çıkarılmasına tepki göstermişti. Bazı yurttaşlar bu konuda C. Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Erdal Sarızeybek ise bu kişi hakkında doğrudan “Askerlerimin katili” diye suç duyurusu yaptı. Şimdi bunun sonuçlarını dinleyelim: “Ben yaşadıklarıma inanamıyorum. Bu hükümet iş başına gelirken ‘Hayaldi gerçek oldu’ sloganını kullanıyordu. AKP’ye, İmralı’da yatan bölücübaşı Abdullah Öcalan ve TRT’ye çıkarılan Osman Öcalan üzerinden tepki gösteriliyor. ‘TRT’ye çıkarılan Osman Öcalan’ı 74 askerimizin katilidir’ diye şikayet ettim. Şu an anlatırken bile yüreğim daralıyor. Bu katil hakkında yaptığım suç duyurusunu, binlerce sayfalık TRT şikayet dosyasına koymuşlar ve sonuçta ‘İfade özgürlüğü’ diye takipsizlik kararı vermişler. Oysa ben size ‘Bu Öcalan katildir, 74 askerimizin katilidir’ diyorum, siz bunu o dosyanın içine karıştırıp takipsizlik veriyorsunuz. Bu karara da itiraz ettim.” Sarızeybek, itirazın sonucunu ise şöyle anlattı: “Geçenlerde cevap geldi, yine takipsizlik vermişler. Bir de haktan, hukuktan, reformdan bahsediliyor. Ben de Türk Milleti’nin huzurunda soruyorum: Askerlerimizi şehit etmek suç değil mi? Şehitlerimizin katilleri yargılanmayacak mı? Onlar ne karar verirse versinler, son nefesime kadar bu mücadeleyi sürdüreceğime söz veriyorum. Dünyanın hiçbir ülkesinde katiller görmezden gelinemez. Buna işlem yapmayan makamlar da o katillerle aynı suçu işlemiş sayılır. Tekrar suç duyurusunda bulunuyorum: Katil Osman Öcalan hakkında işlem yapın, yoksa millet bunun hesabını sorar.”
Birçok komutan ve sivil gibi o da FETÖ’cü firari eski savcı Zekeriya Öz’ün “Ergenekon” soruşturmasına dahil edildi. “Bu gece gelip alacaklar” endişesiyle tam 11 yıl yaşadı. Neyle suçlandığını öğrenmek, ifadesini aldırmak için dilekçe vermediği makam kalmadı. Sonuçta 11 yıl sonra takipsizlik kararı geldi.
‘ÇEKİLEN BÜYÜK ACILAR!’
Sarızeybek, “Türk Ordusu’na karşı fiilen kumpas kuran eski savcı Zekeriya Öz’dü. O da kaçıp gitti. Şimdi kimse konuşmuyor. Sanki dosya kapatıldı. Binlerce askerin çektiği acılar, canlarına kıyanlar unutuldu. 60 yıl öncesinin 1960 darbesini gündeme taşıyan Türkiye’de, yakın zamanda Türk Milleti’nin en büyük silahlı gücü olan Türk Ordusu’na yapılmış olan bu darbe girişimini nedense kimse konuşmuyor. Bunu anlamakta zorluk çekiyorum” diyor.
‘Ben suçsuzsam asıl suçlu kim?’
Sarızeybek şunları söyledi: “FETÖ’cü Zekeriya Öz, kendi devrinde binlerce subaya, askere ve aydına yaptığı kalleşlik yetmezmiş gibi bir de geride kendinden sonra geleceklere bir hazırlık olsun diye 515 kişilik hedef listesi hazırlamış. Ben, ordumuzun aşığı, Mehmetçik sevdalısı bir insanım. Öz’ün yaptıkları yetmemiş gibi bizler hâlâ soruşturma geçiriyoruz. Türk hukuk tarihinde bu bir ilktir. 11 yıl terör örgütü üyesi diye hakkımda soruşturma yaptılar, ama bir gün dahi ifademi almadılar. Bu, 11 yıl boyunca ne zaman gözaltına alınacağım endişeyle beklemek demektir. Bir işkencedir. Şimdi devletimizi yönetenler bana tebligat gönderiyor, diyorlar ki ‘Sen suçsuzmuşsun.’ Ben suçsuzsam suçlu kim?”
‘Hiçbir şey tesadüf olmaz, gizli kalmaz’
Erdal Albay, “Kamuoyuna açıklıyorum: Bu coğrafyada hiçbir şey tesadüfen olmaz, hiçbir şey de gizli kalmaz” diyor ve bunu şöyle açıklıyor: “Kod Ergenekon kumpası tesadüfen yapılmış Türk Ordusu’na karşı bir darbe girişimi değildir. Aynı şekilde 17/25 Aralık operasyonları da Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı tesadüfen yapılmış bir kumpas değildir. 15 Temmuz darbe girişimi de… Bunların hepsi birbiriyle bağlantılı ve küresel bir projenin Türk Milleti’ne karşı yapılmış hamleleridir. Devletimizi yönetenleri uyarıyorum: Yakın tarihimizin en ağır ihanet girişimleri olan bu eylemleri ciddiye alsınlar. Türkiye’yi hedef almış küresel projenin ne olduğunu kamuoyuna açıklasınlar.”
Kaynak: Sözcü