Kayseri’de baba mesleği şapkacılığı 42 yıldır devam ettiren 64 yaşındaki Mustafa Filizman, Atatürk’ün giydiği 8 köşe, gençler için 5 köşe, Baretta ve Sicilya şapkalarının en çok tercih edildiğini söyledi. Filizman, “Atatürk’ün giydiği var, gördüyseniz. Sıhhiye’de ‘İstikbal göklerdedir’ diye Atatürk’ün güzel bir 8 köşe kasket giydiği var. O model çok güzel. Ben de onu çok beğeniyorum” dedi.
DAVUT GÜLEÇ
Kayseri’de baba mesleği şapkacılığı 42 yıldır devam ettiren 64 yaşındaki Mustafa Filizman, Atatürk’ün giydiği 8 köşe, gençler için 5 köşe, Baretta ve Sicilya şapkalarının en çok tercih edildiğini söyledi. Filizman, “Atatürk’ün giydiği var, gördüyseniz. Sıhhiye’de ‘İstikbal göklerdedir’ diye Atatürk’ün güzel bir 8 köşe kasket giydiği var. O model çok güzel. Ben de onu çok beğeniyorum” dedi.
Tarihi Vezir Hanın boşaltılmasından sonra son kuşak şapkacılığı Kapalıçarşı’daki küçük bir işyerinde devam ettiren Filizman, yerli ve yabancıların tercih ettiği şapkaları anlattı. Şapka ustası Mustafa Filizman şunları anlattı:
“8 KÖŞE CUMHURİYET’İN SEMBOLÜ”
“Şu anda güncel en önemli modeller bunlar revaçta. Bir de bu Cumhuriyet’in temsilcisi gibi. Öyle bir sembolü. O yüzden tercih ediyorlar 8 köşeyi. Bir de eski filmlerde, tarihi filmlerde veya 40’lı, 50’li yılları anlatan tarihi filmlerde dekor, kostüm olarak kullanılıyor. Fazla talep oluyor. Zaten bunu yapan da pek az. Pek tanınmadığımız için, ulusal çapta tanınmadığımız için zor buluyorlar. Belki bizi bilseler, 8 köşe kasket daha çok yaygın olabilirdi. Ama Alanya tarafında Yörüklerin bulunduğu yerlerde 8 köşenin hala çok fazla talep aldığını duyuyoruz.
“BU ŞAPKA MİLLETİ TEMSİL EDİYOR”
Şapkanın durumuna göre bu milleti temsil ediyor. Bu 8 köşe. Daha çok mitinglerde 8 köşe giyenler bayağı çok. Eski fotoğraflarda. Bir de o zamanlarda tarlada çalışanlar vardı. Ekin, tırpan biçenler. Bunun geniş olması hem gölgelik yapıyor hem de güneşten koruyor. Hem de onları giyerek alışkanlık haline gelmişti yani bir adet olmuştu.
“ATATÜRK’ÜN ‘İSTİKBAL GÖKLERDEDİR’ DEDİĞİ ŞAPKA”
Atatürk’ün giydiği var, gördüyseniz. Sıhhiye’de ‘İstikbal göklerdedir’ diye Atatürk’ün güzel bir 8 köşe kasket giydiği var. O model çok güzel. Ben de onu çok beğeniyorum.
“KAYSERİLİ ŞAPKA USTASINA ATATÜRK ‘SERMAYE YAP’ PARASI VERMİŞ”
Bizim Kayseri’de bir ustamız varmış ben kendisi görmedim de. Cemal usta. O Atatürk’e şapka yapmış. Atatürk de ona biraz para vermiş ‘bunu sermaye yap’ diye. O şekilde geliştirmiş. Böyle bir efsane var. Ama oğlu da bana anlattı bunu, doğruladı. Yani bir efsane değil gerçek olaymış.
“YABANCILARIN TERCİHİ DE 8 KÖŞE”
Vezir Hanı tarihi bir mekan olduğu için çok yabancı turistler geliyordu. Onlar bizim otantik şapkalarla, kilim desen şapkalarla çok ilgileniyorlardı. O yüzden tek olarak gelenler bireysel alıyordu. Yabancılar genellikle 8 köşeyi tercih ediyorlar. Ve ‘O Atatürk zamanı şapkası’ diye. Onların kafasında bir imaj vardı. O yüzden 8 köşeyi alırlar.
“ANADOLU HALKI KOYU RENGİ, BALIK SIRTI VE EKOSE RENKLERİ SEVİYOR”
Yaz kış bitmediği için bu şapkadan kimse vazgeçemez. Yazın güneşten koruyor kışın soğuktan koruyor. O yüzden herkes mecburen bir şey giymek zorunda. Koyu renkler bizde favori çünkü kışın koyu renk giyiliyor, yazın açık renk. O yüzden balık sırtı ve ekose en popüler renkler.
“BARETTA ŞAPKALAR ‘İYİLİĞİN TEMSİLCİSİ’YDİ”
Şapkalar zaman içerisinde sosyo-ekonomik, politik olarak da değişime uğradı. 84’lü yıllarda bu şapka çok modaydı. Dedektif vardı Baretta diye. O bu şapkadan giyerdi devamlı. İyiliğin temsilcisiydi kendisi. Kötülerin düşmanıydı. O yüzden bu Türkiye’de çok popüler oldu. Ama zamanla bu değişti. Ama bundan daha önce 8 köşe kasket kıymetliydi. Bu Demokrat Parti zamanında milletin sesi gibiydi bütün mitinglerde. Eski resimlere bakarsanız bu tür şapka giyenleri görürsünüz. Bu hem çok tutuldu zaman içerisinde. İlk şapka devriminde melon şapka önerilmişti, ama o tutmadı Türkiye’de. Türkiye’de bu kasket türü bu 8 köşe tutuldu, bununla devam etti, gelişti.
“8 KÖŞE, BARATTE, LONDON DERKEN SİCİLYALI”
Baretta sonrasında moda değişmeye başladı. 5 köşe moda oldu. Buna ‘London’ diyoruz. Öyle kodluyoruz. Değişime uğrayarak moda oldu. En son şimdi trend daha da değişti Sicilyalı, eskinin İtalyanların mafyavari adamları veyahut filmlerde giyilen bu 8 parça. Bu şimdi moda gençler arasında. Böyle zaman içerisinde moda değişime uğradı. Tam 42 yıl, baba mesleği.
“ALZHEİMER OLAN ŞEHİT BABASINA ÇOCUKLARI İSTEDİĞİ 8 KÖŞEYİ YAPTIRMIŞ”
Zaman zaman çok büyük arkadaşlıklar doğdu. Hatta bir şehit babası benden 8 köşe istemişti. Siyah giyerdi. Adamcağız Alzheimer olmuş çocukları geldi. 8 köşe bir siyah şapka istediklerini söyledi. Bende de resmi vardı adamın. ‘Bu mu babanız?’ dedim. ‘Evet bu’ dedi. Bu bana çok enteresan geldi. Adamcağız yürüyemez olmuş, Alzheimer’e yakalanmış. Ben de ona tekrar güzel bir şapka yaptım. Bu bende unutulmuş bir şey oldu. Hüzünlü hatıra oldu.
“FOTOĞRAFLARINI GÖSTEREREK TALEP EDİYORLAR”
Talebe göre 20 tane, 10 tane günlük yapıyoruz. En az 10 çeşit var diyebiliriz de şu anda bazıları kullanılmıyor. Şu an en çok popüler olan 5 köşe, Baretta şapka hala gözde, London dediğimiz 5 köşe şu anda moda. Ve Sicilyalıyı gençler hala çok tercih ediyor. Resimlerden bakıyor, ‘bundan şapka yapabilir misiniz?’ diye fotoğraflarını gösteriyorlar pek yaygın olmadığı için diye. Resimlerle bakınca anlıyoruz ki; Sicilyalı şapka modeli. Bizde ona göre yapıyoruz.
“8 KÖŞEYİ DAHA ÇOK TERCİH EDİYORLAR”
8 Köşeyi daha çok tercih ediyorlar. Babaları giymiş ye bu 8 köşe kasket. ‘Benim babam 8 köşe kasket giyerdi’ diye bir şarkısı var bunun. Bu şarkının babamın hatırası diye ağlarlar. Bir de böyle nostalji, hatta bunların içerisinde profesörlere de rastlayabilirsiniz. Öyle giyenler var.
“25 LİRADAN 700 LİRAYA KADAR ŞAPKA”
30 liradan internette var bazı büyük sitelerde. Yabancı sitelerde özellikle 360 lira 700 liraya kadar rastlanıyor. Ama bizlerdeki daha çok 30 lira, 25 lira. O tür yani 2-3 kişi varız bu işi yapan. Onun haricinde devam etmiyor. İşte hayat şartlarının değişmesi, masrafların artması tek bireysel çalışmayla yürüyor.
“ÇIRAKLARA TAVSİYE ETMİYORLAR”
Bu çıraklara da pek tavsiye etmiyoruz, şu yönden ileride karşılaşacağı sorunları bilmediğimiz için böyle çok karşılaştık. Onun için şey yapamıyoruz, öneremiyoruz. Bu iş ileride ne olur ne biter. Daha çok fabrikasyon yapılıyor o yüzden.
“EVİNDEKİ KİTAPLARI İŞYERİNDE OKUTUYOR, DIŞARI VERMİYOR”
Kitaplar yıllar önce biriktirdiğimiz, okumak için aldığımız kitapların tamamı. Evlerde pek artık tutmadıkları için yanıma taşımak zorunda kaldım. Evden artık kabul etmiyorlar kitabı. Biliyorsunuz her tarafta ansiklopedi olmuştu bir dönem. Ansiklopedi furyası vardı. Hep böyle hurdacıları gitti, satıldı. Ama ben kendi kitaplarımdan vazgeçmediğim için aramızda bir bağlantı var bir rabıtamız var. O yüzden yanımızda bulunduruyorum. İsteyen meraklı arkadaşlarımız okuyor ama dışarı çıkartmıyor. Geri gelmiyor. Geri gelmeyince de insanda bir şey oluyor. Yakın bir şey gitmiş gibi insana hüzün veriyor. O yüzden yanımda bulundurmayı tercih ediyorum.”